30 Nisan 2016 Cumartesi

İnsan Çiçeği



"Sevmeyi öğrendiğin gün
hiçbir eksiğin kalmayacak."
Bilge Karasu

yeni bir yeşil
yeni bir mavi
yeni bir kan
yeni bir ezgi

lâleler açtı geçti
leylâklar koktu geçti
-leylekler mi?
çok oldu onlar geçeli-
salkım salkım mor yağmurlar
ah o kümül kümül bulutlarla
fırtına oldu esti geçti
bahar kareleri izlendi
bahar nağmeleri söylendi
Boğaz'ın iki yanında
erguvanlar yanarken
erik gibi kütür kütür
haşin ekşili, diri yeşilli
bir Nisan daha
ömrümüzden kaydı geçti.

her zamanki gibi kallavi
geçerken -iç- geçirdi!
hani nerede diye
şu açmak bilmeyen
hazin insan çiçeği...

***
"İstanbul'da Nisan; bahar, festival, lâle, erguvan, bülbül ve alabildiğine fırtına zamanıdır. T.S. Eliot, en acımasız ay demiş Nisan için; yeni ya Nisan, ondandır. Yeni bir pabuç acımasızdır, ilk işi ayağı vurmaktır. Zamanla ayak pabuca, pabuç ayağa alışır. Yeni eskidikçe acıtmaz olur. Zamanın en iyi ilaç olması, yeninin eskimesinden gayrı nedir? Yes darling, öyledir..." 20 Nisan 2010'da yazdığım bir hatıradan Külâhım.
[Fotoğraf @İstanbul'16]

Qualia

ölüversen öyle zahmetsiz bebek gibi, çocuk gibi memeden yeni kesilmiş adın okunan yüzünde tamam bir gülümseme boran fırtınan dinmiş  ateşin ...