olağanüstü tabiatında
sonsuzluk ve fena
isyan ve hüsran
saklı suç ve ceza
başı burnu havada
dimdik bir asa idim.
tutup atıverince Musa
canlandım da sahtelerimi
yutuverdim.
ve sana duygularımı
anlatmaya geldim.
sen varsın ve iyi ki varsın!
varlığın öyle ki bir pınar ki
orada tüm susuzluklar
açlıklar ve yokluklar giderilir
tüm yaralar ve yanıklar iyileşir
var olmayanlar varlığa gelir
gamlar genleşir, hüzünler şenlenir.
başı burnu havada asalar
canlanıp sahtelerini yutuverir.
sen varsın ve iyi ki varsın...
varlığın öyle bir ân ki
güneş doğuda sarışınlığını saldığında
batıda Ayasofya görklü kızıllarını giyinir
yeşiller ve maviler kendilerine gelir.
bütün anlar sen denizinde birleşir
bütün anılar sen denizinde titreşir
tüm o benlikler, vehimler, gümanlar
sen denizinde yuğup temizlenir
ve başı burnu havada asalar
canlanıp sahtelerini yutuverir.
sen varsın ve iyi ki varsın!
yaşam da şiir de ben de şanın
fasa fiso gerisi, kalsın.
[Fotoğraf: "Cennetin Dibi" @Silifke, Mayıs 2022]