Bugün cuma, en sevdiğim gün diyebilirim cuma için.
Cuma, "esperanza" dolu.
Esperanza, İspanyolca "umut" demek, bunu da Michel Tournier'nin "Cuma (ya da Pasifik Arafı)" nam kitabından öğrendim. cumalar birleşti yani. Çeşitli dillerdeki, bildiğim bazı kelimeleri çok seviyorum, farketmişsindir külâhım. Março, esperanza, nomad filan, aklıma geldikçe yazıyorum. Elbet en çok yaşadığım coğrafyanın dilini, dillerini seviyorum. Bildiğim için mi seviyorum, yoksa gerçekten de dünyanın en güzel dillerinden biri olduğu için mi, bilmiyorum. Türkçe'den bahis eyliyorum. Yakın çevresindeki nefis diller; Arapça, Farsça, Yunanca vs.nin etkisiyle daha da güzelleşmiş, olgunlaşmış, sade ve etkili ana dilimden bahsediyorum.
Arapça ve Farsça'yı günün birinde öğrenmeyi çok istiyorum. Yunanca, İtalyanca, İspanyolca'yı da keza. Japonca'yla, Çince'yle işim olmaz misal, almayayım.
Aslında Yunanca'ya az biraz sevgili Giorgos Dalaras beyefendiden aşinayım. Dalaras, fena dalar. Çok sevdiğim müzisyenlerden biridir, aşkın dilinden anlar, benim dilimden de anlar. Kendisini o kadar çok dinledim ki bir dönem, bir dönemim damgalıdır Dalaras'la. "Bir döneme damgasını vurmuş sanatçı!" ;] Sagapo [tse agapo diye yazılanzi], sagapo Giorgos Dalaras, seni seviyorum!
Yunanca'nın da bu teranesi var, alfabesi çok yarayışsız, şekiller, çubunklar filan. Yani bana öyle geliyor, ya kardeşim okunduğun gibi yazıl işte. Gördüğün gibi, bana en uygun dil Türkçe külâhım. Lütuftur bana Türkçe'nin coğrafyasına doğmak.
Duurr, daha anlatacağım.
Aşk kelimesine bak misal. Aşkı daha iyi seslendirebilen bir kelime daha var mı âlemde ya!
Aşka aşığım. Âşık misal, bir tane "ı" nelere kadir, görüyorsunuz sayın seyirciler.
Bu arada, her dil çevresindeki dillerle beraber büyür, büyümelidir. Kültür dediğimiz budur. Fakat bu etkileşim, sende olmayan sesleri, kelimeleri almak şeklinde olur, olmalıdır doğal olarak. Yoksa sende var olan kelime aslanlar gibiyse ve sen hâlâ gidip yerine yabancı bir kelime kullanıyorsan, e bizim de sana kıçımızla gülmemiz farz olmuş demektir.
Hülasa, coğrafyana dikkat et, yaşadığın yere dikkat kesil, tesadüf sanma külâhım.
1 yorum:
benim de var öyle kelimelerim.
almanca sehnsucht'u çok severim mesela, özlem demek türkçe. hem okunuşu güzel, hem de kelimeyi bölünce ikiye anlam güzelleşiyor iyice: sehn (sehen) görmek, sucht arayış demek. sen birleştir gerisini.
Yorum Gönder