Göç

göçlerden tek bir göç var,
mutluluk yurduna varan
sonra göçün de göçü var,
Kevser suyuna varan.

varan bir,
önce yaz,
bu yaz da
Yarımada'ya göçüşümü yaz.
varan iki,
sonra yaz,
bir cuma günü
dünyanın göçüşünü yaz.

varanın üçü makbul.
rakamların hepsi memur.
mürekkeple yaz ki,
bir göç günü
ustamın pürbeyaz defteri
okutsun bana ismimi.

ol
fıstık yeşil bir kertenkele
bak
kadifeden daha kadife
mavi minyon çiçeğe
yan
fantastik ağını örene
örümceğe ve akrebe
ister istemez öldürdüğüm
çıyana ve nicesine.

yaz yaz heman
Dolunay'ı da.
Haziran dolunayında
köyüm Yaka'da
hem doğdum hem battım
ben de Ay'la...
ah! ne zaman baksam Ay'a
ustamın zarif eli havada.

heybetli bulutum ve deli rüzgârım
sizi öpmeden hiç ferahlar mıyım!
aşkla yaz beni
şefkatin gönlüne canım.

ey caanım, cancağzım
Yarımadalı biri gelirse tapına
can tapusunu armağan ederse sana
bu armağanı sakın unutturmaa
he mi aşkına yandığım.

hiç unutmayanın karşısında
Yarımadalı sarsılır hayayla
Hayy der iştiyakla,
unutturursan küserim
Kayyum'a söylerim.
(der fısıltıyla)

kelimeleri ve böcekleri öperim.
Ay'ı ve denizi
bulutu ve rüzgârı öperim.
köpeği ve eylemi
sabahı ve zikri öperim.
çiçeği ve hissi
güzeli ve kalbi öperim.
meleği ve defteri
ilmi ve kalemi öperim.
yolu ve yürümeyi
hiçi ve her şeyi öperim.
Seni ve sevenini
öp öp öpünce ise
öpmekten öteye göçerim.
öpmekten
ötmeye
geçerim.

hem yarımadalıyım
hem adaya benzerim.

[Fotoğraf @Datça, Yakaköy]