
topraktan post kuşanıp
sudan gecelik örtünüp
rüzgârdan ipek giyinip
ateşten gömlek dikip
dört dörtlük bir tabiata
benzemek isterim.
çalakalem, sereserpe, havai
yaz göğü gibi masmavi ve hercai
günü dönen poyraz misali yazmak isterim.
Bedî Rahman'dan aldığım nefesi,
Ganiy Rahim'e verirken doludizgin hissetmek isterim.
Millet'nin Çoban Kız'ı önünde saatlerce dikilmek,
Rodin'in mermer Fırtına'sını günlerce dinlemek isterim.
ben yaşamak isterim.
kuşkusuz, şüphesiz, apaçık yaşamak isterim.
varlığında yok, yokluğumda var olmak,
ulu adında ses, yüce zatında nefes olmak isterim.
arazsız, marazsız, ilineksiz, belirtisiz
düpedüz, dosdoğru, ikirciksiz bir âşık misali
tapında kaleminle ağaç olmak isterim.
sabahında vecdinle deniz tutmak isterim.
ve ben en firak hâlimle,
demirden arzuma bir Davud narası,
çelikten irademe bir Musa asası isterim.
ve ben en yakin hâlimle,
bülbülden dileğime bir Yusuf gömleği,
gülden sevdama bir Ahmed amberi isterim.
ben en natür hâlimle,
bronzdan hayalime bir İdris kalemi isterim.
[Fotoğraf
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder